Diş hekimleri, dişler, diş etleri, ağız boşluğu, ağız ve çevresindeki dokuların sağlığı ve tedavisine odaklanmış olan doktorlardır. Dolayısıyla, diş hekimliği, sadece dişlerden değil diş, dişeti ve ağız bölgesine dair çalışma, teşhis, koruma ve tedavilerinden sorumlu olan hekimlik alanıdır. Diş hekimleri, beş yıllık eğitimleri sonucunda yüksek lisans diplomalarını alarak “diş hekimi” unvanını kazanırlar. Ardından belirli uzmanlık alanlarında ilerlemek isteyen diş hekimleri doktora eğitimlerini gerçekleştirir ve alanlarında “uzman diş hekimi” olurlar. Uzmanlık alanları ise Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi, Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi, Çocuk Dişhekimliği, Endodonti, Ortodonti, Periodontoloji, Protetik Diş Tedavisi ve Restoratif Diş Tedavisidir.
Günümüzde dişlerinde ya da diş etlerinde şikayeti olmasa dahi tüm bireylerin, altı ayda bir diş hekimine muayene olması önerilmektedir. Yılda iki kez gerçekleştirilen kontrol muayeneleri bireylerin salt ağız sağlıkları değil, genel sağlık durumları için hayati önemdedir. Zira ağız, diş ve diş etlerindeki kimi sorunlar osteoporoz (kemik erimesi), diyabet (şeker hastalığı) ya da kanser gibi sistematik hastalıkların da semptomu olabilmektedir. Çalışmalar, diş etlerindeki rahatsızlıkların da diyabet, kalp hastalıkları ve erken doğum riskleriyle ilgili olabildiğini göstermektedir.
Diş hekimine düzenli olarak kontrol muayenesine gitmek, bireylerin farkında olmayabilecekleri oral sorunların erken teşhisini sağlar ve böylece söz konusu problemlere erken müdahale edilmiş olur. Küçük bir lekenin çürüğe dönüşmeden fark edilmesi, bireyi kanal tedavisi, hatta belki de diş çekimi gibi daha kapsamlı tedavilere dek gidebilecek bir süreçten kurtarmaktadır.Aynı şekilde düzenli olarak diş taşlarının temizlenmesi de daha ileri dişeti problemleri ve buna bağlı cerrahi müdahaleleri ve olası diş kayıplarını englleyecektir. Okuyucularımız, Ankara’daki diş doktorlarına altı ayda bir düzenli olarak kontrole giderek ağız ve diş sağlıklarını koruyabilirler.
Ağız ve diş sağlığı, dolaylı olarak bireylerin psikolojik durumlarını da etkilemektedir. Çürük, lekeli ya da eksik dişler, ağız kokusu, dişlerdeki form bozuklukları kişilerin dış görünüşlerini etkilemekte ve özgüven problemlerine neden olabilmektedir. Dişlerini göstermekten çekinmeyen, sağlıklı gülüşlere sahip bireyler ise özgüvene ve kuvvetli insan ilişkilerine daha kolay sahip olabilmektedir.
Ankara’daki diş hekimlerine başvurarak, ağız ve diş sağlığı için ne tür prosedürler izlenmesi gerektiği de öğrenilebilir. Zira her bireyin farklı ağız bakım ürünlerine ve fırçalama tekniklerine ihtiyacı olabilmektedir. Ankara’da pek çok diş hastanesi, diş sağlığı merkezi ve diş kliniği bulunmaktadır. Bu merkezlerde gerek önleyici gerekse tedavi edici uygulamalar yapılabilmektedir.